UÇURTMA ÇOCUK

1. İÇERİK YAZAR TANITIMI

Geraldıne McCAUGHREAN

               6 Haziran 1995 Londra'da doğdu ama Kuzey Londra'da büyüdü. 3 kardeşlerdi. Kendisi kardeşleri arasından en küçüğüdür. Canterbury Christ Eğitim Kolejinde okudu. Yazar olmadan önce 10 yıl boyunca bir yayınevinde çalıştı. Kendisi 150'den fazla kitap, 50 kısa oyun ve radyo oyunları yazdı. Ayrıca birçok takma ad altında yazı yazmıştır.



2. İÇERİK VE ALINTILAR

1.  "Çocuğun güzel şeyler yapması için ellerini kullanmasına izin ver. Çocuğun rüzgarda ustalık kazanmasını sağla. Çocuğa çarşıda satacak uçurtmalar yaptır. Biz onun ipeğini rüzgarla dolduracağız... Çocuğa uçurtmalar yaptır ve onun yıldızını patlat!"

2. "Bu hiçbir şeydi. Sadece uçurtma ustalığı meselesi."

3. "Kıpkırmızı bir ejderhadan bir pul fırlıyordu, dev bir savaşçının kalkanı, başını kaldırmış, baklava şeklinde kafası olan kırmızı bir yılan."

4. "Onlar kan içerler, biliyorsun!" diye seslendi arkasından. "Yıkanmaya da inanmazlar!" Ama Mipeng pek duymuşa benzemiyordu.

5. "Bu kuşlar şu anda serbest kalsalar en yükseklere uçabilir, her şeyi görebilirler..."

6. "İtaat ahlakına büyük değer yüklüyorsun, değil mi Güneş Kırlangıcı ?"
    "Efendim?"
    "Miao dilini sadeleştirmeye çalıştı. "Sana söyleneni yapmak zorunda olduğuna inanıyorsun, ne olursa olsun."

7. "Huzurumda, bıçakları aşk okları gibi uçan Kung Wa!"

8. "Huzurunuzda prenslerin önünde dans eden Hauang Yuping!"

9. "Ve işte uçan çocuk Anka Kuşu! Bir tek bu manzara bile krallara layık!"

10. "Kraliyet muhafızı bir ayağını Haoyu'nun sırtına koydu. Nişan almak için kılıcını da çocuğunun boynuna dayadı."
      "O sadece ruhların onu gönderdiği yere gidebilir."

11. "Ben artık Anka Kuşu'yum. Unutuyorsunuz. Kırlangıçtan daha büyüğüm. Anka'yım ben." 

3. İÇERİK (ÖZGÜNLÜĞÜ)

        

       Haoyu'nun babası ölmüştü. Haoyu babasının ruhunun Çin'in üzerindeki bulutlarda yaşadığını öğrendi. Haoyu babasının ayak seslerini takip etmeye başladı ve kendisini sirkte buldu. Acaba sirk sahibinin söylicekleri onu istediği yolamı yoksa daha kötü bir yola mı götürecek ?

       Kitabın yazarı açgözlülük, sadeket gibi duyguları kitabında götermektedir. Bana göre hayal kurmayı seven veya hayalperestlere göre bir kitap. Çünkü kitabın içinde hayal ürünü bir sürü şey bulunmaktadır.

Karakterler:

• Büyükbaba Bo: Ailenin başındaki kişi.
• Büyükanne Mo: Bo'nun eşi.
• Pei: Denizci ayrıca büyükbabanın yeğeni.
• Qing: Pei'nin eşi.
• Haoyu: Pei'nin oğludur. 
• Wawa: Pei'nin kız kardeşi.
• Di Chou: Gemideki yardımcı kaptan.
• Kubilay Han: Çin'i ele geçiren Moğol kralı.
• Song Hanedanı: Kubilay Han'dan önce Çin'in hükümdarı.

ÖLÜ OZANLAR DERNEĞİ

1. İÇERİK YAZAR TANITIMI
 1948'de Amerika'da doğdu. Günümüzde hala kitap yazmaktadır. Şu anda New York'da 3 çocuğu ve eşi le yaşamını sürdürmektedir.

2. İÇERİK VE ALINTILAR

1. "Cameron, gelenek nedir?"
   "Gelenek, Bay Nolan, okul, vatan ve aile sevgisidir. Bizim Welton'daki geleceğimiz en iyi olmaktır!"

2. "Carpe Diem, diye fısıldadı Keating. Anı yaşayın. Hayatlarınızı olağanüstü kılın."

3. Bana aptalca hayaller peşinde koşmayan bir kalp gösterin, ben de size mutlu bir adam göstereyim!

4."Kim ne derse desin, sözcükler ve düşünceler dünyayı değiştirebilir.".

5. "Eğer insan, güvenle hayallerinin peşinden giderse hiç beklemediği başarıyla karşılaşır."

6."Bu dünyanın kölesi değil efendisi olmaya geldim."

7."Bütün iyiler hödükleri sever zaten."

8."Mekanik yaşamı devam ettiriyorlar, efendim," dedi Knox. "Zihninizi sınırlandırıyorlar."

9. "Ben hep eğitimin kendi adımıza düşünmeyi öğrenmek olduğunu düşünmüşümdür," dedi Keating.

10. "Oğlum, bize neden ısrarla karşı geldiğini anlamaya çalışıyorum ama neden her neyse hayatını mahvetmene izin verecek değilim."

11. Keating duygularına yenilmiş zaviyette kapıda duruyordu. "Teşekkür ederim, çocuklar," dedi. "Ben... teşekkür ederim." Todd'un gözlerini içine baktı, sonra bütün Ölü Ozanlar'ınkine. Başıyla selam verdi, ardından döndü ve onu sıralarının üzerinde sessizce selamlayan öğrencilerini bırakıp çıktı.

3. İÇERİK (ÖZGÜNLÜĞÜ)

           Bana göre kitabın ana düşüncesi özgürlüğe vurgu yapmaktır. İnsanlar istedikleri zaman özgür olmalı ve kötü şeylerin altıdan kalkınması ille anne ve babaya gerek yoktur. Arkadaşlarda yardımcıdır.

           Welton Akademisi bulunduğu bölgenin en disiplinli ve en iyi eğitim veren okullarından biridir. En ufak disiplinsizlikte bile çok büyük cezalar veriliyordu. Okul tarafından bazı benimsenmiş şeyler vardı. Bu ilkeler disiplin, gelenek, ve onurdu. Okul bu ilkelerden asla vazgeçmiyor, bu ilkelere uymayanlar çok kötü ve ağır şekilde cezalandırılıyordu. Her sene okulun açılış törenlerinde bu benimsenmiş şeyler öğrencilere söyleniyordu. Bu okul yatılı bir okul. Okulun yatılı olması öğrenciler arasında çok sıkı arkadaşlıklar kuruluyordu ve her zaman kötü zamanlarında birbirine yardımcı oluyorlardı. Çünkü onlar daha küçük yaşlarda anne ve babalarından ayrılmış ve böyle disiplinli bir okula gelmiş olmanın sıkıntılarını yaşıyorlardı. Bu sıkıntıların üstesinden birbirlerine verecekleri destek ile gelebileceklerdi. Anne ve babaları için, çocuklarının bu okulda okuması büyük bir gururdu. 

FARELER VE İNSANLAR

1.  İÇERİK (YAZARIN TANIMI)

      27 Şubat 1902'de Amerika Birleşik Devletleri'nde Kaliforniya eyaletinin Salinas kentinde doğdu. 20 Aralık 1968'de yaşamını yitirdi. 1940 Pulitzer ve 1962 Nobel Edebiyat Ödülü sahibidir. Roman ve öykü yazarıdır. Kendisi göçmen bir ailenin çocuğudur. 1920-1926 yılları arasıanda Stanford Üniversitesinde okudu. Öğrenimi sürdürebilmek için bir çok işte çalışmış. (duvarcılık, boyacılık, kapıcılık, eczacılık vb.)

       

2. İÇERİK (ALINTILAR)

1. “Biz onlara benzemeyiz. Niye mi? Çünkü yanımda sen varsın, beni kollarsın, senin için de ben varım. Niyesi bu işte...”  
   

  2. “kitaplar bir halta yaramaz. İnsanın birine ihtiyacı vardır, birine yakın olmak ister."

     

 3. ’‘Niye girmiyorsun yatakhaneye?“ diye sordu Lennie. “Zenciyim de ondan. Yatakhanede kâğıt oynuyorlar, ama ben zenci olduğum için onlarla oturup kâğıt oynayamam. Kokuyormuşum ben, öyle diyorlar. Sana bir şey söyleyeyim mi, aslına bakarsan siz de bana kokuyorsunuz.”

4. “Cesaret gerektiği zaman gözü kara olmak, gerektiği yerde kendini çekmeyi bilmek demektir.”

  
5. “Gelecekten umudumuzu kesmedik biz. Derdimizi paylaşacak ,can yoldaşlığı edecek arkadaşımız var bizim.”

 6. "Ama işte biriyle birlikte gezmeye alışıyor insan, sonra da onsuz yapamıyor."
  

  7. “Farkına varamadığımız her şey, bizim en büyük hatamız olmaya mahkûmdu.”  

8.  "George tabancayı kaldırdı, namluyu Lenie'nin ensesine yaklaştırdı. Eli tir tir tiriyordu, ama yüzünde kararlı bir ifade vardı, silkindi ve elini sabitleştirdi. Tetiği çekti. Çıkan gürültü dağlara yükseldi, sonra aşağıda yankılandı. Lenie titredi, sonra yavaşça öne doğru kumun üzerine düştü, orada öylece hareketsiz kaldı.
  

  9. “Tavşanlar için,” diye bağırdı Lenie.

     "Tavşanlar için," diye yeniledi Lenie.
     "Tavşanlara ben bakacağım."
     "Tavşanlara sen bakacaksın."

  10."Farkına varmadığımız her şey, bizim en büyük hatamız olmaya mahkumdu. " 

11."İnsanın yüreğinin iyi olabilmesi için akla ihtiyacı yoktur." 

3. İÇERİK (ÖZGÜNLÜĞÜ)

Pulitzer ve Nobel barış ödülü almış bir kitaptır. Dostluk dramıdır. Kendi çiftliğini kurmak isteyen George Milton ve akli dengesi bozuk olan Lennie Small'un başından geçenleri anlatmaktadır.  

George Milton: Lennie ile arkadaşıdır. Zeki ve uyanık birisidir.

Lennie: Akli dengesi bozuk, en çok tavşan beslemek istiyor.

Curley: Patronun kısa boylu, boksör ve kıskanç oğlu.

Curley’in Karısı: Curley’in güvenmediği kötü kadın.

Candy: Yaşlı çiftlik işçisidir. Lennie ve Goerge ile bir çiftik almak istiyor.

Candy’nin Köpeği: Yaşlı bir köpektir. Carlson tarafından öldürüldü.

Slim: İşçilerin başındaki kişi yani ustabaşı.

Crooks: Ayrımcılığa maruz kalmış zenci işçidir.

Carlson: Candy’in köpeğini öldüren cani.

Patron: Curley’in babası.

Clara Teyze: Lennie’ye evlatlık bakan kişi.

MOMO

ÇÖPLÜK